Mutlu bir Piyanist Şantör Olmanın Reçetesi

mutlu piyanist

Bu yazımı sadece ve sadece piyanist şantörlere ithaf ediyorum.



Piyanist Şantör denilen kişi, hem çalıp hem söyleme kapasitesi bulunan, düğün salonlarında ve canlı müzik yapılan mekanlarda iş yapabilen bir varlıktır.

Piyanistlerin kendi tesisatı olması zorunluluğu vardır. Yada öyle hissettirilmiş olacak ki
her piyanist şantör yığınla para vererek cihaz almaya çalışır.
Bu cihazların taşınması, kabloların masrafı, kurulumu ıvırı zıvırı hep piyanistlere biner.  

Dikkat ediniz. Bir kemancı yada bağlamacının tesisatı yoktur.
Adamların bir enstrümanı ve birde kabloları vardır. Ses tesisatı ne de olsa piyanist enayisinde var.
Onunkini kullanırız diyerek kablolarıyla birlikte yıllarca cihaza para vermeden geçinir giderler.

Bunlar cihazda beğenmezler. Kemancılara göre sesin volümü hep düşüktür. Ses müptelasıdırlar. Hep sese abanmak isterler.
Sese abanmak bişey değil. Hoparlöre bişey olsa elini cebine atmaz deyus.
Ama şu var. Kemancılar bence SAĞIRDIR :)

1. maddeyi açıklıyorum. '' Ses tesisatınızı beğenmeyen ve sahnede saundcheck konusunda size sıkıntı 
yaratan yan sazlarla çalışmayın''

Evet yazımıza devam ediyoruz...

Ekiple çalışmak sıkıntılıdır.
Bütün ekibin sorumluluğu genelde piyanisttedir.

Yanındaki davulcu, bağlamacı, zurnacı her neyse içkiye, kadına kıza düşkünse ve bunlar yüzünden işine kendini veremiyorsa yandınız demektir. Ekipte kimisi para çalacam diye uğraşır, diğeri ötekini çekemez, dedikodu yapar. İşe geç gelir. Söz verdiği işi satıp daha paralı bir işe gider. Yalan söyler.
şarkıya girmesi gereken yerde kontra kalır. Her müzik grubunda sorunlu kimseler mutlaka vardır.

2. madde '' Sahnenizi zorlaştıran ekip arkadaşlarınızla vedalaşın'' 


Kendini asla geliştirmeyen, sürekli yerinde sayan bir ekip arkadaşınız varsa bu size yaslanmış.
Kene gibi kanınızı emiyor demektir.
Müzik grubunun her bireyi kendi sazını ve sazının gerektirdiği repertuvarı geliştirmelidir.
Mesela bağlama çalıyorsa sürekli beylik türküleri bilmelidir.
Zurna çalıyorsa bir çok yörenin havasını öğrenmelidir.
Piyanist ise sanat müziği, yemek müziği, arabesk alanında kendini geliştirmelidir.
Gitarcı pop, yabancı, slov şarkıları geçmelidir.

3. madde '' Kendinizi geliştirin ve kendini geliştirmeyen ekip arkadaşlarınızı uyarın''

Şarkıyı okuyacağı tonu bilmeyen solistlerle çalıştınız mı? Yada müzikle yakından uzaktan alakası olmayan 
mikrofon tutmasını bilmeyen ama fizikiyle iş bitirmeye çalışan konsomatris den sahneye terfi etmiş şarkıcı bozuntularıyla hiç sahne yaptınız mı? 
Bunlar tama miyle asalaktır. Göt bacak göstermeyi sanattan sayarlar. 
Şarkıları okuyacağı tonu bilmezler. Siz sorduğunuz zaman kafalarına göre Sol - La - Do diyerek sallamasyon yaparlar. Şarkıyı okuyamadıklarında da sürekli arkasına dönerek bütün suç sizdeymiş gibi tavır takınırlar. 
Bu tür kimseler ile çalışmak sizin sinirlerinizi bozmaktan başka bir şeye yaramaz. İşinize konsantre olamazsınız. 

4. madde '' Müzikten anlayan, işine önem veren düzgün solistlerle çalışın''

Müzisyenler sağılacak inek değildir. Enayide değildir. Feleğin çemberinden geçmiş kimselerdir. 
Sizi salak yerine koymaya çalışan mekan sahiplerine karşı dikkatli olun karşılarında dik durun. 
''Sen bizim kardeşimizsin'' ''Biz burada bir aileyiz'' ''Sen diğer müzisyenlere benzemiyorsun'' 
gibi klasik cümleler kurarak yevmiyenize kesik atmaya çalışıp, iş yok, masa yok, müşteri yok, 
diyerek ağlayan ama lüks arabalara binmekten geri kalmayan deyyuslara asla taviz vermeyin.
Bu deyyusları biz zengin ediyoruz sakın unutmayın. 

5. madde '' Sahtekar düğün salonu ve mekan sahiplerine taviz vermeyin'' 

Bu maddeler saymakla yazmakla bitmez. Ama bu 5 maddeyi hep göz önünde bulundurur iseniz kafanız rahat olur. Sinirleriniz bozulmaz. Sağlığınız yerinde olur...

Yorumlarınızı eksik etmeyin...

KEZBAN GELİNLER YAZIMIZI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

NASIL MÜZİSYEN OLUNUR YAZIMIZI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN